Wednesday, December 31, 2025
No menu items!
HomeTURKISH2015’TEN 2025’E TÜRKİYEDE ALIŞVERİŞİN ON YILLIK DÖNÜŞÜMÜ

2015’TEN 2025’E TÜRKİYEDE ALIŞVERİŞİN ON YILLIK DÖNÜŞÜMÜ

2015 ile 2025 yılları arası değerlendirmeler ve yapılan kıyaslamaya göre, Türk tüketicisi artık daha fazla noktadan, 15 farklı mağazadan alışveriş yapıyor. Nakit paranın yetersiz kaldığı bu dönemde dijital ödemelere sığınıyor.

Dünyanın lider araştırma şirketlerinden Ipsos tarafından gerçekleştirilen Türkiye’nin en güçlü verilerine sahip Hane Tüketim Paneli verilerinden derlenen bulgular rakamlarla trendlerle birlikte değerlendirmeler Türkiye temsilini veriyor.

Düzenli olarak yıllardır haftalık olarak yapılan ölçümlemelerle trendlere bakıldığında on yılda sepet tutarı 16 kat artış gösterdi.

Alışveriş yapma sıklığı adeta zirve yaptı!

2015 ile 2025 yılları arası değerlendirmeler ve yapılan kıyaslamaya göre, Türk tüketicisi artık daha fazla noktadan, 15 farklı mağazadan alışveriş yapıyor. Nakit paranın yetersiz kaldığı bu dönemde dijital ödemelere sığınıyor.

Yerel markaların global dev mağazaları geride bıraktığı bu yeni dönemde, atıştırmalık kategorisinin de zirve yaptığı verilerle izleniyor. Adeta bir atıştırmalıkların da bir ekonomisi olduğunu ve bu en büyük büyüme kalemlerinden biri olarak öne çıktığını bilimsel açıdan ölçümleyebilir, bu şekilde ifade edebiliriz.

Ipsos Hane Tüketim Paneli

 

2015’te bakkallardan süpermarketlere uzanan alışveriş yolculuğumuz, 2025’te indirim marketleri ve yerel markaların zaferiyle sonuçlandı.

On yıl önce temel gıda odaklı olan sepetlerimiz, bugün atıştırmalık ürünlerin istilası altında.

Tüketicinin alışveriş sıklığının artması, artık ‘stoklama’ yerine anlık ve ihtiyaca yönelik bir ‘mikro alışveriş’ modelinin benimsendiğini gösteriyor.

Ipsos Hane Tüketim Paneli

Global markalar kan kaybederken, yerel üreticiler ve market markaları (PL) altın çağını yaşıyor.

Son 10 yıllık veri setimiz, tüketicinin sadece fiyat hassasiyetiyle değil, aynı zamanda erişilebilirlik ve yerelleşme arzusuyla hareket ettiğini kanıtlıyor.

Bağımsız süpermarketlerin ve pazarların eridiği bu tabloda, 2026’ya girerken perakendenin kazananı; hızı ve yerel gücü elinde tutanlar oluyor.

.

Şirketlerin Maliyetlerini Azaltır- Buraya Tıklayın

.

Ipsos’un Türkiye CEO’su Sidar Gedik, araştırma verilerini şöyle yorumladı;

Daha düzenli ve sorunsuz dönemlerin yanında pandemi ve ekonomik krizler gibi büyük çalkantılara sahne olan son on yılda Türkiye’deki alışveriş dinamiklerinde dikkat çekici değişiklikler meydana geldi.

Herkes hızlı tüketim ürünleri alıyor ve sepet tutarı daha çok ürün fiyatlarıyla, yani enflasyona paralel değişim gösteriyor. Bu tabloda alışverişe en çok yön veren değişiklik ise sıklık oluyor: 10 yıl önce haftada yaklaşık 4 kez alışveriş yaparken 2025 yılında haftada yaklaşık 5 kere alışveriş yapıyoruz. Pandemi döneminde yavaşlayan alışveriş sıklığı, pandeminin çok öncesindeki dönemlere geri dönüyor! Sıklık artarken haneler alışverişlerini daha fazla çeşitlendirerek, 15 farklı mağazadan alışveriş yapıyorlar. İndirim marketleri, hane harcamalarında en çok pay artıran kanal olarak öne çıkarken, bağımsız süpermarketler, açık pazarlar ve bakkallar en çok erime gösteren kanallar oluyor.

Yine 10 yıl kıyaslamasında, bir alışverişte ödediğimiz ortalama tutar, 16 TL’den 265 TL’ye fırlamış durumda. Bu her ne kadar artan enflasyon açısından beklenen doğal bir sonuç olsa da psikolojik yansıması şu: Eskiden en küçük banknot ve metal paralar bir alışverişi ödemeye yeterken, artık en büyük banknotlar bile yeterli değil, bu durum özellikle kredi kartı kullanımındaki hızlı artışı da açıklayan faktörlerden biri. Hanenin cüzdanında son 10 yılda en çok pay artıran kategori atıştırmalıklar oluyor. Taze sebze-meyve ve ekmek hariç, gıda maddelerine harcamalar atıştırmalıklara harcadığımızın yalnızca %30 fazlası kadar!  Oysa 2015 yılında bu, atıştırmalık harcamasının iki katından fazlaydı. Yani, atıştırmalık ürünlere cüzdandan ayırdığımız pay diğer temel gıda ürünlerine kıyasla orantısız bir artış gösteriyor.

Harcama eğilimleri ve harcamanın yapıldığı kanalların payları değişirken, market markalı ürünlere olan harcamada da artış gözlemleniyor. Markalı ürünlere yapılan harcamanın payı değişmezken bunun içindeki kompozisyonda önemli bir değişiklik var:

Yerel markaların ağırlığı artıyor, bu markalar pazardaki etkilerini her geçen gün daha da güçlendiriyor. Buna karşın global markalar pay artışında geride kalıyor ve daha çok küçülen markalara adını yazdırabiliyor. Tüm bu veriler bize tüketicilerin yalnızca alışveriş sıklıklarının değil, aynı zamanda tercih ettikleri markalar ve alışveriş yaptıkları yerler gibi birçok alandaki alışkanlıklarının da önemli ölçüde değişim gösterdiğini anlatıyor.

10 yıllık bu süreci bu değişimlerle geride bırakırken 2026’ya merhaba diyoruz. Yeni yılların ne gibi değişiklikler getireceğini birlikte incelemeye devam edeceğiz.

ARAŞTIRMA KAYNAKLARI

Bu dosyada paylaşılan bulgular, Ipsos tarafından gerçekleştirilen Ipsos Hane Tüketim Paneli verilerinden derlenmiştir.

  • Türkiye’yi temsil edecek şekilde seçilmiş 14.000 haneden oluşan bir örneklemden düzenli olarak veri toplanan bir araştırma olup, hane içi satın alım verilerini içermektedir.
NEWS

TRENDS

COMMENTS